DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Neden pırasa yemeliyiz? Bilinmeyen yönleriyle pırasanın faydaları

Neden pırasa yemeliyiz? Bilinmeyen yönleriyle pırasanın faydaları

Sebzelerin içinde belkide en çok istenmeyeni olan pırasa aslında insan sağlığı için vazgeçilmez. Aile içinde bir çok kişi sevmediği için ortak bir yemek de olduğu da söylenemez. Eğer pırasanın faydaları hakkında bilgimizi olsa asla sofradan eksik etmeyiz. İşte kış sebzeleri sınıfından pırasanın önemi ve pırasanın harika yararları.


Neden pırasa yemeliyiz? Bilinmeyen yönleriyle pırasanın faydaları

Pırasa kış mevsimi sebzeleri listesinde belki de en sonlardadır.

Soğan ve sarımsak ile aynı aileden (Allium ampeloprasum) gelen pırasanın nedense değeri yeterince bilinmiyor. Sebze yemekleri açısından çok zengin bir çeşitliliğe sahip olan Türk mutfağının belli başlı yemeklerinden biri zeytinyağlı pırasa.

Ama nedense ziyafet sofralarında pek yer almaz. Bu sebzenin değerini en fazla anneler bilir. Diğer sebzelere kıyasla daha az sevildiğini bildikleri halde sofralarından eksik etmezler; çocuklarının “Yine mi pırasa” yakınmasına kulak tıkarlar.

Hatta bilim dünyasında da dışlanan pırasa; soğan ve sarmısağın besin değerlerini ortaya çıkartmak için çok sayıda araştırma yapılmasına karşın, aynı aileden gelen pırasa yeterince araştırılmış değildir.

Pırasanın anavatanı Orta ve Doğu Akdeniz olan pırasa yılın her mevsiminde yetişmekle birlikte ülkemizde genellikle kışlık sebze olarak değerlendirilir. Görünüş olarak taze soğanı andıran pırasanın sert bir koku ve aroması vardır. Çeşitli vitamin ve mineraller ile polifenolik bileşikler bakımından zengin olduğu için vücudu serbest radikallerin verdiği zararlardan korur.


Pırasanın besin analizi

Tam bir vitamin ve mineral kaynağı olmasının yanı sıra pırasanın içerdiği lifler sayesinde sindirim sisteminin düzgün çalışmasını sağlıyor.

100 gram pırasadaki besin değerleri şöyle:

  • Kalori: 61 kcal % 3.0
  • Karbonhidrat: 14.2 g % 4.7
  • Lif: 1.8 g % 7.2
  • Protein: 1.5 g % 3.0
  • Yağ: 0.3 g % 0.5
  • Kolesterol: 0.0 mg % 0.0
  • A Vitamini: 1667.0 IU % 33.3
  • C Vitamini: 12.0 mg % 20.0
  • Potasyum: 180.0 mg % 5.1
  • Kalsiyum: 59.0 mg % 5.9
  • Demir: 2.1 mg % 11.7

Pırasa önemli bir prebiyotik

Pırasa içerdiği su ve lif sayesinde doygunluk hissine ulaşmanıza yardımcı olacağından uzun süre tokluk sağlar ve aşırı yemek yemenizi önler. İçerisinde bulunan inülin prebiyotiktir. Prebiyotikler, bağırsak florasının dengesini ve çeşitliliğini koruyarak obezite ve kilo alma riskini de azaltmış olur.

Pırasa aynı zamanda aroması sayesinde sağlıklı öğünleri daha lezzetli hale getirir. Yapılan araştırmalar da sebze ağırlıklı beslenme düzenlerinin kilo vermede zaman içinde daha fayda sağladığını gösteriyor.

Soğan ve sarımsakla aynı aileden gelen pırasanın 100 gramının içerisinde 2 gram diyet lif ve 1 gram protein bulunur. Su içeriğinin yanı sıra A, C, E ve B6 vitaminleri, kalsiyum, demir, magnezyum ve manganez gibi mineraller de içerir.

Tüketilen gıdalara hacim katar ve midede birikmiş fazlalıkların atılmasına yardımcı olur. Bu sayede de sindirim sistemini temizlemeye ve vücuttaki toksinlerin atılmasına katkıda bulunur.

Pırasa çok güçlü bir idrar söktürücüdür. İdrar üretimini tetikleyerek vücudun boşaltımına yardımcı olur.


En etkili pırasanın yararları

Aynı zamanda antiseptik olan pırasa septik enfeksiyonları önlemeye yardımcı olur. Yara üzerine pırasa özü uygulayarak enfeksiyonları önlemek mümkün. Aynı zamanda kanın pıhtılaşmasını da tetiklediği için yaraların daha hızlı kapanmasını sağlar.

Pırasa bir kalsiyum deposudur. Vücuttaki kalsiyum yoğunluğunun korunmasını, kemiklerin güçlenmesini ve iskelet sisteminin genel sağlığının korunmasını sağlar. Pırasa aynı zamanda sahip olduğu K vitamini de osteoporoz riskini azaltır.

Pırasanın C vitamini içeriği çok yüksek olduğundan enfeksiyonlarla ve hastalıklarla savaşan bağışıklık sisteminizin güçlenmesine yardımcı olur. Bu da vücuttaki fizyolojik sistemlerin doğru işlemesine katkıda bulunarak genel sağlığın korunmasını sağlar.

Zengin bir antioksidan kaynağı olan pırasada özellikle polifenoller ve kükürt bileşikleri yoğun oranda bulunur. Antioksidanlar, hücrelerinize hasar veren ve diyabet, kanser ve kalp hastalıkları gibi durumları besleyen oksidasyona karşı savaşır.

Pırasa bir polifenol antioksidan olan kaempferol açısından çok zengin bir kaynaktır. Brokoli ve lahana gibi diğer yapraklı yeşil sebzelerde de bulunan bu antioksidanın kalp hastalıklarına ve bazı kanser türlerine karşı koruma sağladığı düşünülmekte.

Ayrıca yapılan birçok araştırmada allium ailesine ait sebzelerin tansiyon üzerinde olumlu bir etkisi olduğu gözlemleniyor. Tansiyonun düşürülmesi, kardiyo- vasküler sistem üzerindeki stresi azalttığı için beyin kanaması, kalp hastalıkları, kalp krizi ve atheroskleroz riskinin düşürülmesinde önemli bir rol oynar.

Pırasanın içerisinde bulunan folik asit, DNA sentezine, hücre bakımına ve onarımına, alyuvar ve akyuvar hücrelerinin oluşumuna yardımcı olur.
İçerisinde ciddi oranda demir bulunduğundan vücuttaki hemoglobin seviyelerinin de korunmasına yardımcı olur. Başka bir deyişle, pırasa aneminin önlenmesinde ve tedavisinde de yardımcıdır.

Pırasa, adet döngüsünün ve düzeninin korunmasını ve dengelenmesini sağlayarak adet öncesi sendromunun önlenmesinde de yardımcı olabilir.
İçerisinde bulunan kükürt bileşenleri sebebiyle pırasanın yaşla bağlantılı zihinsel gerilemeye ve hastalıklara karşı da koruma sağladığı düşünülüyor.

Pırasanın içinde bulunan ve karotenoidler olarak bilinen lutein ve zeaksantin maddeler göz sağlığının korunmasında yardımcı olur.

Pırasanın yeşil yaprakları; beyaz kısmından 100 kat daha fazla beta-karoten ve iki kat daha fazla C vitamini içerir. A, C ve E vitaminlerinin yanı sıra pırasadaki diğer güçlü antioksidanların birleşimi cildi serbest radikallerin ve güneşin zararlı ultraviyole ışınlarına karşı korur.


Pırasa nasıl korunur ve saklanır?

Pırasa yılın her ayı bulunabilir ancak en iyi zamanları sonbahardan, bahar aylarının başlangıcına kadar olan dönemdir.

Taze pırasa buzdolabında, yıkanmadan muhafaza edilebilir. Bu şekilde tazeliğini 1 hafta-10 gün arasında koruyabilir. Bir poşette saklamak sebzenin nemini muhafaza etmesine yardımcı olur.

Pişmiş pırasa ise oldukça kolay bozulur, bu nedenle buzdolabında dahi olsa 2 günden uzun süre saklanmamalıdır. Pırasayı 2-3 dakika kaynattıktan sonra derin dondurucuya koyup 3 ay kadar muhafaza edebilirsiniz. Ancak bu yöntemi kullanırsanız, buzluktan çıkarıp pişirdiğinizde tadı ve dokusu bir miktar değişebilir.



Ayrıca bakınız

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.