DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Ruhen ve bedenen sağlıklı çocuk yetiştirmenin sırrı: İlgili Baba

Ruhen ve bedenen sağlıklı çocuk yetiştirmenin sırrı: İlgili Baba
A+
A-

Çocuk üzerinde anne mi etkili baba mı? sorusunu sorsak en çok alacak cevap anne olacaktır. Fakat bilimsel araştırmalar böyle demiyor. Beden ve ruhen sağlıklı çocuk yetiştirmenin sırrı ilgili bir baba olduğu yapılan bilimsel araştırmalarla ortaya çıktı. Babanın çocuk yetiştirme de ne kadar etkili olduğunu öğrenmek istiyorsanız okumaya devam edin.


Sağlıklı çocuk yetiştirmede anne mi etkili baba mı?

Oxford Üniversitesi’nden antropolog Anna Machin’in başı çektiği bir grup bilim insanı, çocuğun hayatında babaların anneden daha önemli bir yere sahip olduğunu ileri sürerek, babaların “sorumsuzca sperm serpen erkek” tanımını aslında hak etmediğini savunuyor.

Öyle ki ilgili bir baba yalnızca çocuklarının psikolojisini değil, fizyolojisini de etkiliyor.

Hem de bu etkileşim karşılıklı; baba olmaları erkeklerde de radikal değişikliklere yol açıyor.

Bilim dünyası annelik ve annenin rolü konusunda son derece zengin bir literatüre sahip, ancak babanın ve babalığın çocuk yetiştirmek ve çocuğun gelişimdeki rolü hep göz ardı edilmiş.

Yapılan az sayıdaki araştırmada da genç yaşta baba olan erkek çocukların psikolojisi veya babasız büyüyen çocukların sorunları incelenmiş.

Bilimsel olarak çocuk gelişimi konusunda hep anne şimdiye kadar daha önemliydi. Aslında babanın önemi biraz daha 2. planda kaldı.

“Bundan 10 yıl önce babaların, çocuk yetiştirme de en ufak bir katkısı olmadığı iddia ediliyordu” diye konuşan Machin, “Bu hem baba açısından, hem de aile açısından çok haksız ve üzücü bir değerlendirmeydi. Bu tablonun artık değişmesi gerekiyordu” diyor.

Machin ve ekibi bu amaçla baba adayları üzerinde bir araştırma yapmaya karar veriyor; baba olmalarına üç ay kalmış erkekleri, bebekler doğup 6 aylık oluncaya kadar izliyor.

Özellikle baba olmanın yarattığı olumlu etkilere odaklanılıyor. Kaldı ki baba adaylarının, nihayet birileri kendileri ile ilgilendiği için deneye katılmakta hiç zorluk çıkartmadıkları belirtiliyor.


Babanın zaman içinde değişen rolü

Bu arada baba rolünün zaman içinde değiştiğini de hesaba katmak gerekiyor. Annenin evin dışında çalışmak zorunda kaldığı çağdaş yaşam koşullarında, çocuk bakımı yalnızca annenin görevi olmaktan çıkıyor; babanın da bu yükü sırtlaması gerekiyor.

Bu kaçınılmaz değişimin bir nedeni de bir zamanlar aile büyüklerinin çocukların bakımında büyük destek sağlaması, ancak günümüzde bu geniş aile geleneğinin de yıkılmış olması.

Son on yıldır biliyoruz ki, erkekler baba olduklarında ciddi bir biyolojik değişim geçiriyorlar.

Bugüne dek yapılan araştırmalar heteroseksüel, çekirdek aileler üzerine odaklanmış olsa da, araştırma sonuçlarının pek çoğu, baba rolünü üstlenen hemen hemen herkes için geçerli.

Sağlıklı ve ruhen güçlü çocuklar için babanın çok faktörü var

Sağlıklı ve ruhen güçlü çocuklar için babanın çok faktörü var


Baba adayında değişim bebek doğmadan başlıyor

İlginç olan erkeklerdeki bu değişimin bebeğin doğumundan önce başlıyor olması. Hamile kalan eşleriyle birlikte yaşayan erkeklerin, eşleriyle hormonal eşgüdüm içine girdikleri, “aşk hormonu” olarak bilinen oksitosin düzeyinin tavan yaptığı belirtiliyor.

Machin bu durumu şöyle açıklıyor: “Bu hormon çiftleri arasındaki bağın güçlenmesini sağlar. Böylece ikisi de bebek sahibi olmaya hazır hale gelirler.”

Ve çocuk doğar. Erkeğin testosteron düzeyi dibe vurur. Machin, “Testosteron daha sonra biraz yükselir ama hiçbir zaman baba olmadan önceki düzeyine çıkmaz” diyor.

Bu olgu, evrim bağlamında şöyle açıklanıyor: Memeli türlerin yalnızca %6’sı, doğan bebek ile ilgilenir. İnsanlar da o az sayıda memeliden biridir. Bu da insan babaların evrim içinde bir istisna oluşturduğunu gösteriyor.

Testosterondaki düşme erkeklerin yeni rollerine uyum sağlamalarını kolaylaştırır.

Testosteron bir erkeğin olabildiğince fazla sayıda cinsel ilişkiye girmesini teşvik eden bir hormondur. Machin’e göre bir erkek baba olduğunda, çocuğunun hayatta tutunması için anneye yardımcı olması gerekir.

Anneye yardımcı olmasalar bile tüm babalarda testosteron düzeyi düşer.


Baba rolünün zamanla değişimi

Atalarımızın yaşadığı dönemde, baba rolü yalnızca çocuğun fiziksel gelişimine odaklıydı. Bugün ise babalar çocuğun sosyal gelişiminde de belirgin bir rol oynuyor.

Yeni çocuk sahibi olmuş çiftlerin, çocuklarının videolarını izlerken çekilmiş beyin taramaları, farklı beyin merkezlerinin faal duruma geçtiklerini gösteriyor.

Kadında, risk alma ve bebek bakımından sorumlu limbik sistem harekete geçerken, erkekte ise neokorteks faal hale geliyor.

Neokorteks sosyal durumları anlama ve problem çözümünde etkinleşen beyin merkezidir. Bazen bu değişiklikler, kadın veya erkek farkı gözetmeksizin, tek bir insanın beyninde aynı anda meydana gelebilir.

Homoseksüel erkek çiftlerde, bebeğin bakımını üstlenen erkeğin beyninde bu iki merkez aynı anda faaliyete geçer. Homoseksüel kadın çiftlerde veya tek başına çocuğun bakımını üstlenen kişilerde aynı durumun söz konusu olup olmadığı henüz bilinmiyor.


Babalık kimliğine geçiş zaman istiyor

Çocuğun doğumundan sonra babanın vücudunda ve beyninde meydana gelen değişikliklere rağmen, babalığa geçiş ve yeni kimliğine alışmak biraz zaman alıyor.

Machin’in yürüttüğü çalışmaya göre bu alışma ve değişim süresi kadınlarda 9 ayda tamamlanırken, erkeklerde 2 yıla yayılabiliyor.

İşte bu dönemde babanın rolü başlıyor. 2014 yılında 7 ve 24 aylık bebekler üzerinde yapılan bir araştırmada, anne ve babaların ilgi düzeyleri incelendi. Daha sonra çocuklar 3 yaşına geldiklerinde psikolojileri mercek altına alındı.

Bilim ekibi, hem annenin hem de babanın 7 aylık çocuk üzerindeki etkisinin eşit ağırlıkta olduğunu keşfetti. Ancak 24 aylık çocukta babanın etkisi daha fazlaydı.

Baba ne kadar destekleyici ise çocuk bilişsel açıdan o denli hızlı gelişiyordu. Machin bu etkiyi şöyle
açıklıyor: “Çocuk dünyayı keşfetmeye başlar başlamaz, babanın katkılarının önemi artar.”


Anneler hep ön planda

İngiltere ve ABD gibi ülkelerde bebek doğduğunda kadınlar partiler düzenler, anneler hediye yağmuruna tutulur. (Baby showers vb)

Ancak baba bu süreçte üvey evlat gibidir. Babanın yüzüne kimse bakmaz; kimsenin aklına babayla ilgilenmek gelmez. İlgi odağı bebek ve annedir.

Machin baba adaylarına bazı önerilerde bulunuyor: “Baba adayları yalnızca babaların katıldığı kurslara devam etmeli. Böylece babalar arasında da bir iletişim ağı kurulur ve deneyimlerini paylaşabilirler. Ayrıca hastaneler de bu kültürü geliştirmeli, erkeği yalnızca çanta taşıyan eş konumundan çıkartıp, bebek sahibi olmanın ne denli olağanüstü bir deneyim olduğu kendilerine yaşatılmalı.”

Sadece beslenme konusunda sağlıklı çocuklar yetiştirmek algılanmamalı. Ruh sağlığı konusunda da beslenme kadar iyi bir gelişim için ilgili bir anne yanında ilgili bir baba kesinlikle olması gerek.



Ayrıca bakınız

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.