Paraben nedir?
Dayanıksız tüketim malları ve kişisel bakım ürünlerinin raf ömrünü uzatan Parabenler hakkında kısa bilgiler hazırladık. Paraben nedir? Neden paraben kullanılır? Paraben nerelerde kullanılır? Parabenler zararlı mı? Parabenler kanser yapıyor mu? cevapları için okumaya devam ediniz.
Paraben nedir?
Parabenler, aralarında kozmetik ürünlerinin, ilaç ve besinlerin de yer aldığı çeşitli ürünlerde koruyucu olarak kullanılan yapay kimyasallardır. ABD Gıda ve İlaç Dairesi’ne (FDA) göre, parabenler ürünlerin raf ömrünü uzatıyorlar, ürünlerde zararlı bakteri ve küf gibi maddelerin oluşumunu önlüyorlar.
ABD Kimya Konseyi iletişim bölümü başkanı Kathryn St. John, “Parabenler para-Hidroksibenzoik Asit (PH- BA) adıyla bilinen, yaban mersini ve havuç gibi çok sayıda meyve ve sebzenin içeriğinde doğal olarak bulunan bir kimyasaldan türetiliyorlar. PHBA insan bedeninde de kimi amino asitlerin çözünmeleri sonucunda doğal olarak oluşuyor,” diyor.
Dayanıksız tüketim malları ve kişisel bakım ürünleri için üretilen parabenlerle doğadaki parabenler özdeş özelliklere sahipler. En yaygın parabenler arasında metilparaben, etilparaben, propilparaben, butilparaben, izopropil paraben ve izobutil paraben gibi türler yer alıyor.
Paraben nerelerde kullanılır? Parabenler kanser yapıyor mu?
Paraben, ilaç ve kozmetik sektörünün en çok kullandığı koruyucu bir kimyasaldır. Parabenler, bileşikler ve tuzlar özellikle bakterisid ve fungusit özelliklerinin olması sebebiyle kullanılmak için seçilirler. Parapenler, en çok şampuanlarda, saç kreminde, nemlendirici kremlerde, toniklerde, deodorantda, parfümde, tıraş jelinde, bronzlaşma kreminde, makyaj malzemeleri, güneş koruyucuları ve diş macunlarında bulunur.
Koruyucu maddeler etkisi, düşük maliyetiyle, parapenlerin içinde doğal seçenek olan greyfurt tohum özünün, parapenlerin yaygın kullanımına etki etmiştir.
Meme kanserine yakalanan hastaların tümörlerinden alınan örneklere bakıldığında, doku başına 20 nanogram paraben tespit edilmiştir. Ayrıca Parabenler, vücutta östojen hormonunu (Kadınlık hormonu) taklit ettiği de bilinmektedir. Parabenlerin kanser yaptığı ile ilgili herhangi bir ilişki bulunamamıştır.
Ne kadar parabene maruz kalıyoruz?
New York Montefiore Tıp Merkezi’ne bağlı Toplumsal Pediatri bölümü beslenme hizmetleri ve sosyal yardım başkanı Sandra Arevalo, parabenlerin son derece etkili olmaları, çok ender olarak alerjik etki yaratmaları (hipoalerjenik olmaları) ve çok ucuza üretilebilmeleri nedeniyle yaygın bir kullanıma sahip olduklarını belirtiyor.
ABD Hastalıkları Kontrol ve Önleme Merkezi’ne (CDC) göre, söz konusu koruyucu çeşitli besinlerde, içeceklerde, ilaçlarda, kozmetik ürünler ve kişisel bakım ürünlerinde bulunduğundan insanlar bu ürünleri yuttuklarında ya da deriye sürdüklerinde parabenle karşı karşıya kalıyorlar.
FDA tarafından belirlenen kurallara göre, tüketicilerin bilgilendirilmeleri amacıyla tüm kişisel bakım ürünlerinin üzerinde içeriğindeki her bir malzemenin listelendiği bir etiket bulundurulması gerekiyor. Böylece, bir ürünün içinde neler olduğunu öğrenen tüketiciler onu kullanıp kullanmama konusunda kendileri karar verebiliyorlar. Kozmetik üreticileri bu malzemelerin üretimi, pazarlanması ve tüketicilere satışı aşamasında FDA’nın onayını almak zorunda değiller.
Ancak bir kozmetik ya da kişisel bakım ürününün kişinin sağlığına zarar verdiğinin anlaşılması durumunda FDA gerekli adımları atıp söz konusu ürünü piyasadan çekebiliyor.
Parabenlerin zararları nelerdir? Paraben tehlikeli mi?
Washington Howard Üniversitesi deri hastalıkları uzmanlarından Dr. Chesahna Kindred, marketlerde yaygın olarak satılan ürünlerin yüzde 90’ı paraben içerdiğinden, insanların kan dolaşımındaki paraben düzeylerinde ciddi bir artış olduğuna dikkat çekiyor.
İnsanlar düzenli olarak parabenlerle karşı karşıya kaldıklarından, söz konusu kimyasalları içeren ürünlerin sağlık durumlarını olumsuz yönde etkileyip etkilemeyeceğini de doğal olarak bilmek istiyorlar. Ancak uzmanlar bunun belirsiz ve son derece tartışmalı bir konu oldu- ğunu belirtiyorlar. Kindred tartışmanın temelini parabenlerin kansere yol açıp açmadıkları ve açıyorlarsa hangi miktarlarda kansere neden oldukları gibi soruların oluşturduğuna dikkat çekiyor.
Parabenlerin, hormon benzeri kimyasallar olarak da bilinen, endokrin bozucu (iç salgı bezlerine zarar veren) kimyasallar oldukları düşünülüyor. Bu da bedenin parabenlere tıpkı hormonu andıran bir tepki verebileceği anlamına geliyor. Örneğin, Meme kanseri hücrelerinde parabenlere tanık olunması bunların tıpkı östrojen gibi bir etki yarattıklarına işaret ediyor.
Sıçanlar üzerinde yapılan çalışmalar da parabenlerin endokrin bozucu kimyasallar olduklarına işaret ediyordu. Bu da, parabenlerin meme kanserine neden olabilecekleri anlamına geliyordu.
Ancak St. John sıçanlarda tanık olunan endokrin bozukluklarının sıçanlara insanların genelde karşı karşıya kaldıkları düzeylerin çok daha üzerindeki miktarlarda paraben verildiğinde ortaya çıktığını ve bugüne dek yapılan klinik deneylerde parabenlerle kansere yakalanma olasılığının yüksek olması arasında bir bağlantıya henüz tanık olunmadığını belirtiyordu. Yine de, kimi uzmanlar paraben içeren ürünleri kullanmanın yaratabileceği birikimli etkilerden kaygı duyuyorlar.
Bu konuda çok daha geniş kapsamlı araştırmaların yapılması gerekmekle birlikte, Amerikan Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi (CDC) raporunda insan bedeninde daha yüksek düzeylerde paraben olmasının sağlığa zarar verdiği yönünde herhangi bir kanıt bulunmadığına dikkat çekiliyor.
Ne var ki, kimi insanlar parabenlere başkalarından çok daha duyarlı olabilirler. Kaliforniya Scripps College biyoloji uzmanlarından Gretchen Edwalds-Gilbert, “Tıpkı tehlikeli olabilecek başka birçok kimyasalda olduğu gibi, insanların parabenlere ne denli duyarlı oldukları da genetik geçmişlerine göre farklılıklar gösterebilir,” diyor. Öyle ki, beklenmedik sağlık sorunlarından kaçınmanın en etkili yolu paraben içerikli ürünleri aşırıya kaçmadan kullanmaktan geçiyor.